BAHÇELİ - ÖZEL KAPIŞMASI

TÜRKİYE 26.12.2023 - 19:26, Güncelleme: 26.12.2023 - 19:26 433+ kez okundu.
 

BAHÇELİ - ÖZEL KAPIŞMASI

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında Erdoğan ve Bahçeli'nin eleştirilerine yanıt verdi. CHP'nin terör saldırısında PKK'nın adını anmadığı iddia eden Bahçeli'ye kendi paylaşımı ve Erdoğan'ın paylaşımı ile yanıt verdi. Özel, bütçe görüşmelerinde CHP'yi dinlemeden salonu terk ede Bahçeli'yi HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu'nun 'özerlik' çıkışına yanıt vermeye davet etti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Grup Toplantısında; kendisinin şehitlerle ilgili mesajını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımı gösterdi ve "Tüm vatandaşlarımızın dikkatine: Askerlerimiz şehit olduğunda, CHP'nin Genel Başkanının tweeti: 'Pençe Kilit Operasyon bölgesinde, PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan altı askerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.' Sayın Bahçeli, bugün dedin ya; 'PKK'nın adını anmaz onlar, hain onlar.' PKK'nın adını anmayan bir hain arıyorsan, işte Recep Tayyip Erdoğan'ın tweeti. Öyle bedava siyaset yok artık. Hain arıyorsan burada" diye konuştu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün TBMM'de, parti grup toplantısında konuştu. Grup Toplantısında önce, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitler için bir dakika süreyle saygı duruşunda bulunuldu. Özgür Özel de konuşmasında Pençe Kilit Harekatında şehit olan askerlerin isimlerini tek tek saydı ve "Bir kez daha hem Silahlı Kuvvetler'e, hem aileye, bütün ailelere, hem de milletimize CHP Grubu olarak baş sağlığı diliyoruz." dedi. "Alışılmış ezberleri tekrar etmekle ve tekrar ettirmekle meşguldüler" Partsinin ortak bildiriye imza koymaması nedeniyle yapılan eleştirilere cevap veren Özel,  "Biz şehitlerimizi, ailelerini, şu anda sınır ötesinde vazife başındaki askerlerimizi düşünürken, onlar için kafa yorarken; Ankara'da birileri alışılmış ezberleri tekrar etmekle ve tekrar ettirmekle meşguldüler. Biz 12 askerimizin nasıl şehit olduğunun, Pençe Kilit operasyon bölgesindeki askerlerimizin durumunun milletimize anlatılmasını, Meclis'in bilgilendirilmesini; Cumhurbaşkanı ya da Milli Savunma Bakanı eliyle hem halkın huzuruna çıkıp bir şeyler söylenmesini, hem de parti gruplarının bilgilendirilmesini, Meclis'in bilgilendirilmesini talep ettik. Çünkü bölgeden; çok çelişkili haberler geliyordu, gelmeye de devam ediyor. Rakamlarla ilgili haberler gelmeye devam ediyor, oradaki şartlarla ilgili haberler gelmeye devam ediyor." diye konuştu. "Bu milletin 12 evladı hayatını kaybettiğinde Milli Yas edilecek bir şey görmüyorlar" Şehitler için 3 günlük Milli Yas ilan edilmesi çağrısında bulunduklarını ancak cevap alamadıklarını hatırlatan CHP Lideri, "Kanunu var, yetkisi belli, ilan edecek kişi Cumhurbaşkanı, belli. Ama hiç oralı olmadılar, hiç bunu duymadılar, hiç bunu hissetmediler. Daha önce bu yetkiyi Suudi Arabistan Kralı öldüğünde üç gün süreyle kullanmışlardı. Onlar Suudi Arabistan Kralı ölünce bu ülkede milli yas ilan edilmesi gerektiğini düşünüyorlar. Ama bu milletin 12 evladı hayatını kaybettiğinde, burada Milli Yas edilecek bir şey görmüyorlar. İşte böyle bir anlayışla karşı karşıyız, muhatabız; ve onlar iktidar, biz muhalefet tarafındayız." ifadelerini kullandı. "Sizi meşrulaştıracak hiçbir imzayı atmayacağız" Şehit haberleri geldiğinde Meclis'te bütçe görüşmelerinin devam ettiğini ve o esnada genel kurulda olan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e bilgilendirme yapıp yapmayacağı sorulduğunda 'Hayır' diyerek önündeki mikrofınu ittiğini söyleyen Özel, ortak bildiriye imza atmama gerekçelerini şu şekilde ifade etti: "Her zaman olduğu gibi; bir A4 kağıt, iki paragraf yazı, 'altına hep birlikte imza atalım, terörü kınayalım, şehitlerimizi analım.' 'Milli Yas ilan etmeyelim, gerek yok; Suudi Kralı kadar değerli değiller', 'Ne yaşanıyor onu size anlatmayalım, çünkü milletin vekili olsanız da sarayın muhatabı değilsiniz. Ama bir göreviniz var, bu A4 kağıda imza atacaksınız, hep beraber kınama yapacağız.' Dedik ki: Milli Yas ilan edilmeden, bu Meclis bilgilendirilmeden, bu devletin geleneklerinde vardır; başta ana muhalefet partisi, muhalefet partilerine gerekli bilgilendirme yapılmadan, sizin sorumluluğunuza ortak olacak, sizi meşrulaştıracak, sizinle birlikte hiçbir imzayı atmayacağız. Biz artık hiçbir evladımız bir daha şehit olmasın diye, askerlerimiz daha iyi korunsun diye, kimse şehitlerimiz üzerinden siyaset yapmasın diye, anneler gözyaşı dökmesin diye; artık sizin istediğiniz A4'ler üzerine imzalar koyup, iktidarın peşinden koşturup; terör belasını bu topraklardan silmek yerine bir sonraki şehit cenazesine kadar unutan anlayış ile ortaklaşmadık, bundan sonra da ortaklaşmayacağız." "CHP burada, grup burada" İktidara yakın bazı köşe yazarlarının ve bazı AKP'lilerin 'CHP'de farklı düşünenler var', 'CHP'de, 'iktidar partisiyle birlikte olmalıydık, ona destek vermeliydik' diyenler var' diyenler olduğunu belirten Özel, CHP'nin yayımladığı bildirideki imzaları göstererek , "İşte baksınlar CHP burada, Grup burada." dedi.  Özel, CHP'nin bildirisinin ortak bildiriden sonra gelen tepkiler üzerine hazırlandığı iddiasını da yalanlayarak "Ömer Çelik, bu yalanı atıyor; koca koca gazetelerin, koca koca yazarları, baş yazarları demiş ki; 'CHP sonradan kendi bildirisini imzaladı.' Meclis tutanaklarını açın, bu bildiri okunduğu dakikada, ardından Grup Başkanvekilimiz söz alıyor ve bu bildiriyi satır satır okuyor. Bu bildirinin hazırlanma talebi geldiğinde, üç Grup Başkanvekilimiz ile görüştük. 'Taleplerimiz yerine gelirse ne ala, gelmezse kendi bildirimizi hazırlayalım' dedik. Dört partinin bildirisinin okunduğu dakika ile CHP'nin bildirisinin okunduğu dakika aynı dakikadır; Meclis tutanaklarında vardır, canlı yayında izlenmiştir. Herkes oradan görebilir ki; bu ciddi bildiriyi, bu şeklen ve diğerine göre çok daha ciddi bildiriyi; bu içerik olarak, diğeri büyük bir hatadır, terörü kınarken, terörü lanetleyen bu bildiriyi; şehitlere sahip çıkan, ailelerine karşı sorumluluğu hatırlatan Gazi Meclis'in sorumluluklarına söyleyen, dört başı mamur bu bildiriyi, büyük bir onurla, büyük bir gururla; CHP Genel Başkanı ve Grup Başkanı olarak; Grup Başkanvekillerimle birlikte imzaladık ve o dakika yayınladık. Yaptıkları dezenformasyon, bizdeki bir eksiklikten değil, ezberleri bozulduğu içindir." dedi. "Zorlu bir döneme giriyoruz" İktidara böyle bir yanıtın verilmesi gerekriğini ifade eden Özgür Özel, "Zorlu bir döneme giriyoruz. Göğüs göğüse mücadeleye gireceğiz. Nelerle muhatabız biliyoruz. Bizin nelerle muhatap edecekler göze alıyoruz. Onlardan korkmuyoruz, ama bu partinin karşısındakinden değil, arkasında durduğunu düşündüğünden bir dost ateşi almak dışında bir endişesi yoktur, kendimize güveniyoruz, kimseden korkmuyoruz." şeklinde konuştu. "Konvoyun peşine takılan bir CHP olmayacak" "1984'ten beri kaç ortak bildiri imzaladık. Sonucunda ne elde ettik, neyi çözdük, neyi başardık, hala daha niye annelerin gözü yaşlı, babaların yüreğinde taş var. Ve halen daha sürekli, ne zaman ama ne zaman; Türkiye'de artık bir şeyler iyiye gidecek denildiğinde, şehit cenazeleri geliyor." diyen Özel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Artık insanlar su sorunun cevabını istiyorlar. Öyle ne ezbere iktidar var, ezbere muhalefet var. CHP'yi bundan önce hesaba katmayanlar, bundan sonra o kirli hesaplarını iki kere yapsınlar. Çünkü yanılacaklar. 2012'ydi, 16 şehit vardı, 'Meclis toplansın' denilince, AK Parti'nin sözcüsü 'Birkaç Mehmet şehit oldu diye Meclis'i toplamaya gerek yok' diyordu. O günlerden bu günlere değişen bir şey yok. O günlerden bu günlere şehidi uğurlarken bir konvoy, bir konvoyda hepimiz varız. O ay yıldızlı al bayrağın arkasındaki o konvoyda hepimiz varız. Ama şehidi uğurlayan o konvoyda olmak, şehidin arkasından sorumluluğu taşıyan iktidar partisinin, 'Birkaç Mehmet şehit oldu diye' Meclis toplamayanların; Suudi Kral'a yas ilan edip Mehmetçiğe yas ilan etmeyenlerin siyasi konvoyunun peşine takılacak bir CHP yok, olmayacak." "Hain arıyorsan işte Erdoğan'ın tweeti" MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin 'CHP'nin bildirisinde PKK yazmıyor, çünkü CHP 'PKK' diyemez.' şeklindeki sözerine yanıt veren CHP Lideri Özel, "Şimdi, tüm vatandaşlarımızın dikkatine: Bu askerlerimiz şehit olduğunda, CHP'nin genel başkanının tweeti, 'Pençe Kilit Operasyon bölgesinde, PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan altı askerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.' Aynı olay olduğunda, Sayın Bahçeli; bugün dedin ya, 'PKK'nın adını anmaz onlar, hain onlar.' PKK'nın adını anmayan bir hain arıyorsan, işte Recep Tayyip Erdoğan'ın tweeti. Öyle bedava siyaset yok artık. Hain arıyorsan burada." diyerek kendisinin ve Erdoğan'ın paylaşımlarının basılı olduğu kartonları gösterdi.     "Bunları sormak ve takip etmek mecburiyetindeyiz"   Pençe Kilit Operasyonunun 20 aydır sürdüğünü ve sadece şehit geldikçe hatırlandığını ifade eden Özel, "Oradaki askerler; bir de aç kaldıklarında, milletvekillerine whatsapp'tan attıkları videolarla… Bu operasyonun amacı ne, hedefi ne, hedefine ulaştı mı? Ulaştıysa niye oradayız, ulaşmadıysa neden ulaşmadı? Bunun tane tane anlatılması lazım. Saldırıya uğrayan üs bölgelerinde terörist taarruzları; mevsimsel şartlara karşı yeterli korumaya sahip olunmadığı için mi başarılı oluyor? Uygun şekilde tahkimat yok mu? Bu şartlarda koruyamıyorsak, Mehmetçiğin güvenliği için başka tedbirler alınması gerekmiyor mu? Bölgede meteorolojik şartlar çok çetin, insansız hava araçlarının meteorolojik nedenlerle uçamadığı durumlarda; gözetleme zafiyetini giderecek ilave tedbirler alınıyor mu? Alınmıyorsa niye alınmıyor, eldeki kabiliyetler nelerdir? Üs bölgelerinin termal kameralı ve benzeri elektro-optik sistemleri, nicelik ve nitelik olarak yeterli mi değil mi? Yetersizse, ne için hızla giderilmemektedir? Özellikle altın saat olarak tabir edilen süre içinde; sağlık desteği ve tıbbi müdahale için imkan ve kabiliyetler yeterli mi? Harp cerrahisi ve askeri hastane mantığı ile mücadele etmek gerekirken, 15 Temmuz sonrasında kapatılan askeri hastaneler ve ortaya çıkan zafiyet bu ölümlerde ne kadar pay sahibi? Son dönemde yoğunluğu artan terörist saldırılarda üçüncü ülke veya grupların, istihbarat ve benzeri destekleri var mı?" diye sordu. Özel, "Bunları sorgulamak, bunlara cevap istemek; suç değil, hata değil, bir muhalefet partisi olarak hakkımızdır, ödevimizdir, terk edemeyeceğimiz sorumluluklardır. Bu soruyu kimse kendi menfaati için değil, bir daha oradan tek bir Mehmetçik, hayatını kaybederek gelmesin; bir daha 81 vilayetin herhangi birisine ateş düşmesin diye bunları sormak ve takip etmek mecburiyetindeyiz." dedi. Şehit cenazesindeki protesto Memleketi Manisa'da katıldığı şehit cenazesindeki protestoya dair de konuşan Özgür Özel, cenaze öncesi provokasyon olacağı yönündeki istihbarart nedeniyle cenazeye katılmaması uyarısının yapıdlığını belirterek, "Eğer ben bir provokasyon olacak diye üçü, beşi, onu, 100 kişiyi; benim memleketimde beni sözde itibarsızlaştıracaklar diye korkup da bir şehit cenazesine gitmemeye kalkarsam, oturduğum koltuğun hakkını vermemiş olurum, o koltuk buna müsait değil." dedi. Provokasyonu yapan isimlerin tek tek ortaya çıktığını ifade eden Özel, "Nasıl ki Gaziantep'te çelengimize saldıran AK Parti'nin aday adayı çıktıysa; Manisa'da Kırkağaç'taki aday adayı bir kadının nasıl provokasyonu gün boyunca organize ettiği, nasıl orada saldırıları başlattığı ve teker teker isim isim her birisi ortaya çıkıyor. Benim üzüntüm; bir şehit cenazesini Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve hepimize yakışır bir şekilde uğurlayamamış olmaktır." diye konuştu. Yaşanan olaylar sırasındaki tutumları için Manisa Valisi, Manisa Emniyet Müdürü ve polislere teşekkür eden Özel, ayırca 'protestolarla ailemizin ilgisi yok, Özgür Bey bizim ailemizin çocuğu, Manisa'nın evladı, onunla gurur duyuyoruz, yapılanları lanetliyoruz' diyen Budak ailesine bu acılarına rağmen, bu hakkaniyetsizliğe ses çıkaran koca yürekli insanlara yürekten teşekkür ediyorum." şeklinde konuştu. "Meral Hanım'ın da çelengini parçalıyorlar" Elazığ'daki şehit cenazesinden Meral Akşener'in yolladığı çelengin de parçalandığına dikkat çeken Özgür Özel, "Büyük ayıptır, büyük yanlıştır; ama muhatap olduğumuz kötülüğü tanımak için çok önemli bir göstergedir. Meral Hanım, partisi ortak bildiri yapalım dedi, imzayı attı, ancak Meral Hanım'ın çelengini de parçalıyorlar. Biz son yıllarda saydım, 28 imza atmışız. Biz imza atmışız, onlar Genel Başkanımızın önüne kurşun koymuşlar. Biz imza atmışız, onlar Genel Başkanımıza Grup çıkışında yumruk attırmışlar. Biz imza atmışız, onlar gitmişler Çubuk'ta Genel Başkanımıza linç etmeye çalışmışlar. Linçten sonra da Çubuk'a gitti diye, 'Nereye gideceğine dikkat etsin' demişler, Anıtkabir'de bile Genel Başkanımızın elini havada bırakmışlar. Halen daha bu kötücül akılla, 'Önce imza atsaydık, sonra eleştirseydik' diyen varsa, aklını peynir ekmekle yemesin." ifadelerini kullandı. "Bunlar kötü insanlar" Özel sözlerini şöyle sürdürdü: "ütün akıl veren, kötü niyetli ya da iyi niyetli; akıl veren yazan çizen herkese söylüyorum, karşımızda olanların durumu şudur: Recep Tayyip Erdoğan kötü bir siyasetçi değil, iyi bir siyasetçi. Devlet Bahçeli de öyle, çok iyi siyasetçi. Ama bunlar kötü insanlar, kötü insanlar." "Yere batsın yerliliğin, yere batsın milliliğin" "Kimseden aferin bekleyerek siyaset yapmayız. Ama bugüne kadar imza atınca, 'Aferin attı' diyen yok." diyen Özgür Özel, "İmza atınca 'CHP birlik ve beraberliğin teminatı' diyen yok. Seçim sath-ı mailine gidince montaj videolarla bizi Kandil ile birlikte göster, İstanbul seçimlerinden önce, 'Bunlar kazanırsa, İSPARK'ı PKK'ya verecekler' de; sıkışınca son gece Abdullah Öcalan'dan mektup okut; ondan sonra yerli ve milli siyaset: Yere batsın yerliliğin, yere batsın milliliğin." dedi. Bahçeli'ye: Ağzını aç da konuş bakalım MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bütçe görüşmeleri sırasında DEM Parti'yi ve CHP'yi takip etmeyeceğim' diyerek genel kurulu terk ettiğini hatırlatan Özgür Özel, Bahçeli'ye şöyle seslendi: "Sayın Devlet Bahçeli, HDP'yi dinlemedi, CHP'yi dinlemedi. Ama Sayın Devlet Bahçeli, oturdu HÜDA PAR'ı dinledi, ittifak ortağı HÜDA PAR'ı. HÜDA PAR'ın genel başkanı, konuşması sırasında, önce bir kere, mikrofon kapandı diye açılınca ikinci kez elinde hilafet yeşili parti programı ile sanki inadına dönüp, MHP sıralarına bakarak, şunları okudu: 'Olumlu ve olumsuz tüm yönleri ile eyalet sistemi, özerklik ve federasyon gibi yönetim modelleri serbestçe tartışılabilmelidir. Özerklik, eyalet sistemi, federasyon… Bunların olumlu, olumsuz yanları varmış, eğer olumsuz yönlerini say deseniz bana düşse neler söyleyeceğimi benden iyi bilirsiniz… Ama niye bana düşsün? Bunlar ittifak ortağı değil mi? HÜDA PAR ile ittifak yapmadılar mı? Olumlu yönlerini biri saysın, olumsuz yönlerini biri saysın. Haydi, Recep Tayyip Erdoğan federasyonun, özerkliğin, eyaletlere bölünmenin olumsuz yönlerini saysın: Rabia yapsın, 'tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek vatan' diye saysın. Bunları sayınca der ki federasyon olursa, eyalet olursa; 'tek vatan, tek bayrak, tek devlet' olmaz, bunlar olumsuz yönleri. Olumlu yönlerini kim sayacak? Ağzına geleni söyleyen Devlet Bahçeli, ağzını aç da konuş bakalım, bu sistemin olumlu yönlerini de sen anlat ittifak ortağın yerine." "Kimler kimlerle beraber" Özel, Bahçeli'ye yönelik sözlerini şöyle sürdürdü:: "Sayın Bahçeli Rahmi Aşkın Türeli'nin ve Gökhan Günaydın'ın konuşmalarını dinlemediler. Bu iki konuşmacı, partimizin üyesi, partinin yazılı tüm dokümanları ile bağlılar, başta da parti programı. Konuşmayı dinlemediği CHP'nin parti programında, 'CHP, Atatürk milliyetçiliğini benimsemektedir, CHP Türkiye'nin bölünmesine, parçalanmasına yönelik tüm düşünceleri kesinlikle reddeder' yazıyor. HÜDA PAR'ın parti programında ise 'Olumlu ve olumsuz tüm yönleriyle eyalet sistemi, özerklik, federasyon gibi yönetim sistemleri tartışılmalı, Anayasanın ilk dört maddesi tartışılmalıdır' diyor. Alın size CHP, alın size HÜDA PAR. Sayın Bahçeli, ittifak ortağının sözleri ile söyleyeyim: 'Kimler kimlerle beraber.'" "Artık yeter!" 86 milyon için, CHP olarak; yeni bir yol açtıklarını ve bu yolda cesaret ve kararlılıkla yürüyeceklerini belirten CHP Lideri, sözlerini şu şekilde tamamladı:  "Ben neye imza atıp, neye imza atmadığımı söylediğimde; çıkmış birisi 'bana masal anlatma' diyor. Bir masal anlatayım: Bir varmış, bir yokmuş… Ülkenin birinde zalim ve zengin bir kral yaşarmış. Kendisi zenginmiş, halkı çok fakirmiş. Kendi çocukları nasıl olduğu bilinmeden, işler kurar, zengin olur, gemiler alır, filolar kurar, ticaret yapar; bir eli yağda, bir eli balda yaşarmış. Ama halkın çocukları hem fakirmiş hem de işsizmiş. Bu çocuklar fakir ve işsiz olunca, bu işsiz, fakir, gariban çocuklar; kralın ordusu için, gider o orduda asker olurlarmış. O fakir çocuklar, ülkeleri için savaşırken; kral sarayında oturur, ama bir gün o çocuklar ölüp de şehit düşünce, kral hemen o çocukların fakir evlerine kocaman bir bayrak astırırmış. Kral, cenazeye koştururmuş. Bir eliyle tabutu tutar, bir eline mikrofon alır; konuşmalar yapar, nutuklar atarmış. Şehidin annesi bayılınca, annesine bir iğne; başlarını sokacakları bir ev, varsa kardeşi ona bir iş verilir, sonra kral sarayına döner, fakir çocuklar tekrar orduya gidermiş. Zenginlerin çocukları, kralın çocukları para kazanmaya devam eder; fakirlerin çocukları da ölmeye devam edermiş. Bu hikaye, bu ülkede sürekli devam edermiş. Zenginler, kralın çocukları bedelli askerlik yapar; gariban çocukları bedel öder, şehit düşermiş. Günün birinde birileri çıkmış, o ülkenin evlatları çıkmış ve 'kral çıplak' dememişler ama 'halk fakir, kral zengin, artık yeter' demişler. Artık yeter. Bu ülke herkes için zenginleşene kadar, hep birlikte çalışacağız, fakir fukaranın şehit olduğu, bunların zengin olduğu düzene dur diyeceğiz. Artık yeter, artık yeter, artık yeter."
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında Erdoğan ve Bahçeli'nin eleştirilerine yanıt verdi. CHP'nin terör saldırısında PKK'nın adını anmadığı iddia eden Bahçeli'ye kendi paylaşımı ve Erdoğan'ın paylaşımı ile yanıt verdi. Özel, bütçe görüşmelerinde CHP'yi dinlemeden salonu terk ede Bahçeli'yi HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu'nun 'özerlik' çıkışına yanıt vermeye davet etti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Grup Toplantısında; kendisinin şehitlerle ilgili mesajını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımı gösterdi ve "Tüm vatandaşlarımızın dikkatine: Askerlerimiz şehit olduğunda, CHP'nin Genel Başkanının tweeti: 'Pençe Kilit Operasyon bölgesinde, PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan altı askerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.' Sayın Bahçeli, bugün dedin ya; 'PKK'nın adını anmaz onlar, hain onlar.' PKK'nın adını anmayan bir hain arıyorsan, işte Recep Tayyip Erdoğan'ın tweeti. Öyle bedava siyaset yok artık. Hain arıyorsan burada" diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün TBMM'de, parti grup toplantısında konuştu.


Grup Toplantısında önce, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitler için bir dakika süreyle saygı duruşunda bulunuldu.

Özgür Özel de konuşmasında Pençe Kilit Harekatında şehit olan askerlerin isimlerini tek tek saydı ve "Bir kez daha hem Silahlı Kuvvetler'e, hem aileye, bütün ailelere, hem de milletimize CHP Grubu olarak baş sağlığı diliyoruz." dedi.

"Alışılmış ezberleri tekrar etmekle ve tekrar ettirmekle meşguldüler"


Partsinin ortak bildiriye imza koymaması nedeniyle yapılan eleştirilere cevap veren Özel,  "Biz şehitlerimizi, ailelerini, şu anda sınır ötesinde vazife başındaki askerlerimizi düşünürken, onlar için kafa yorarken; Ankara'da birileri alışılmış ezberleri tekrar etmekle ve tekrar ettirmekle meşguldüler. Biz 12 askerimizin nasıl şehit olduğunun, Pençe Kilit operasyon bölgesindeki askerlerimizin durumunun milletimize anlatılmasını, Meclis'in bilgilendirilmesini; Cumhurbaşkanı ya da Milli Savunma Bakanı eliyle hem halkın huzuruna çıkıp bir şeyler söylenmesini, hem de parti gruplarının bilgilendirilmesini, Meclis'in bilgilendirilmesini talep ettik. Çünkü bölgeden; çok çelişkili haberler geliyordu, gelmeye de devam ediyor. Rakamlarla ilgili haberler gelmeye devam ediyor, oradaki şartlarla ilgili haberler gelmeye devam ediyor." diye konuştu.

"Bu milletin 12 evladı hayatını kaybettiğinde Milli Yas edilecek bir şey görmüyorlar"


Şehitler için 3 günlük Milli Yas ilan edilmesi çağrısında bulunduklarını ancak cevap alamadıklarını hatırlatan CHP Lideri, "Kanunu var, yetkisi belli, ilan edecek kişi Cumhurbaşkanı, belli. Ama hiç oralı olmadılar, hiç bunu duymadılar, hiç bunu hissetmediler. Daha önce bu yetkiyi Suudi Arabistan Kralı öldüğünde üç gün süreyle kullanmışlardı. Onlar Suudi Arabistan Kralı ölünce bu ülkede milli yas ilan edilmesi gerektiğini düşünüyorlar. Ama bu milletin 12 evladı hayatını kaybettiğinde, burada Milli Yas edilecek bir şey görmüyorlar. İşte böyle bir anlayışla karşı karşıyız, muhatabız; ve onlar iktidar, biz muhalefet tarafındayız." ifadelerini kullandı.

"Sizi meşrulaştıracak hiçbir imzayı atmayacağız"

Şehit haberleri geldiğinde Meclis'te bütçe görüşmelerinin devam ettiğini ve o esnada genel kurulda olan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e bilgilendirme yapıp yapmayacağı sorulduğunda 'Hayır' diyerek önündeki mikrofınu ittiğini söyleyen Özel, ortak bildiriye imza atmama gerekçelerini şu şekilde ifade etti:

"Her zaman olduğu gibi; bir A4 kağıt, iki paragraf yazı, 'altına hep birlikte imza atalım, terörü kınayalım, şehitlerimizi analım.' 'Milli Yas ilan etmeyelim, gerek yok; Suudi Kralı kadar değerli değiller', 'Ne yaşanıyor onu size anlatmayalım, çünkü milletin vekili olsanız da sarayın muhatabı değilsiniz. Ama bir göreviniz var, bu A4 kağıda imza atacaksınız, hep beraber kınama yapacağız.' Dedik ki: Milli Yas ilan edilmeden, bu Meclis bilgilendirilmeden, bu devletin geleneklerinde vardır; başta ana muhalefet partisi, muhalefet partilerine gerekli bilgilendirme yapılmadan, sizin sorumluluğunuza ortak olacak, sizi meşrulaştıracak, sizinle birlikte hiçbir imzayı atmayacağız. Biz artık hiçbir evladımız bir daha şehit olmasın diye, askerlerimiz daha iyi korunsun diye, kimse şehitlerimiz üzerinden siyaset yapmasın diye, anneler gözyaşı dökmesin diye; artık sizin istediğiniz A4'ler üzerine imzalar koyup, iktidarın peşinden koşturup; terör belasını bu topraklardan silmek yerine bir sonraki şehit cenazesine kadar unutan anlayış ile ortaklaşmadık, bundan sonra da ortaklaşmayacağız."

"CHP burada, grup burada"

İktidara yakın bazı köşe yazarlarının ve bazı AKP'lilerin 'CHP'de farklı düşünenler var', 'CHP'de, 'iktidar partisiyle birlikte olmalıydık, ona destek vermeliydik' diyenler var' diyenler olduğunu belirten Özel, CHP'nin yayımladığı bildirideki imzaları göstererek , "İşte baksınlar CHP burada, Grup burada." dedi. 

Özel, CHP'nin bildirisinin ortak bildiriden sonra gelen tepkiler üzerine hazırlandığı iddiasını da yalanlayarak "Ömer Çelik, bu yalanı atıyor; koca koca gazetelerin, koca koca yazarları, baş yazarları demiş ki; 'CHP sonradan kendi bildirisini imzaladı.' Meclis tutanaklarını açın, bu bildiri okunduğu dakikada, ardından Grup Başkanvekilimiz söz alıyor ve bu bildiriyi satır satır okuyor. Bu bildirinin hazırlanma talebi geldiğinde, üç Grup Başkanvekilimiz ile görüştük. 'Taleplerimiz yerine gelirse ne ala, gelmezse kendi bildirimizi hazırlayalım' dedik. Dört partinin bildirisinin okunduğu dakika ile CHP'nin bildirisinin okunduğu dakika aynı dakikadır; Meclis tutanaklarında vardır, canlı yayında izlenmiştir. Herkes oradan görebilir ki; bu ciddi bildiriyi, bu şeklen ve diğerine göre çok daha ciddi bildiriyi; bu içerik olarak, diğeri büyük bir hatadır, terörü kınarken, terörü lanetleyen bu bildiriyi; şehitlere sahip çıkan, ailelerine karşı sorumluluğu hatırlatan Gazi Meclis'in sorumluluklarına söyleyen, dört başı mamur bu bildiriyi, büyük bir onurla, büyük bir gururla; CHP Genel Başkanı ve Grup Başkanı olarak; Grup Başkanvekillerimle birlikte imzaladık ve o dakika yayınladık. Yaptıkları dezenformasyon, bizdeki bir eksiklikten değil, ezberleri bozulduğu içindir." dedi.

"Zorlu bir döneme giriyoruz"

İktidara böyle bir yanıtın verilmesi gerekriğini ifade eden Özgür Özel, "Zorlu bir döneme giriyoruz. Göğüs göğüse mücadeleye gireceğiz. Nelerle muhatabız biliyoruz. Bizin nelerle muhatap edecekler göze alıyoruz. Onlardan korkmuyoruz, ama bu partinin karşısındakinden değil, arkasında durduğunu düşündüğünden bir dost ateşi almak dışında bir endişesi yoktur, kendimize güveniyoruz, kimseden korkmuyoruz." şeklinde konuştu.

"Konvoyun peşine takılan bir CHP olmayacak"

"1984'ten beri kaç ortak bildiri imzaladık. Sonucunda ne elde ettik, neyi çözdük, neyi başardık, hala daha niye annelerin gözü yaşlı, babaların yüreğinde taş var. Ve halen daha sürekli, ne zaman ama ne zaman; Türkiye'de artık bir şeyler iyiye gidecek denildiğinde, şehit cenazeleri geliyor." diyen Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Artık insanlar su sorunun cevabını istiyorlar. Öyle ne ezbere iktidar var, ezbere muhalefet var. CHP'yi bundan önce hesaba katmayanlar, bundan sonra o kirli hesaplarını iki kere yapsınlar. Çünkü yanılacaklar. 2012'ydi, 16 şehit vardı, 'Meclis toplansın' denilince, AK Parti'nin sözcüsü 'Birkaç Mehmet şehit oldu diye Meclis'i toplamaya gerek yok' diyordu. O günlerden bu günlere değişen bir şey yok. O günlerden bu günlere şehidi uğurlarken bir konvoy, bir konvoyda hepimiz varız. O ay yıldızlı al bayrağın arkasındaki o konvoyda hepimiz varız. Ama şehidi uğurlayan o konvoyda olmak, şehidin arkasından sorumluluğu taşıyan iktidar partisinin, 'Birkaç Mehmet şehit oldu diye' Meclis toplamayanların; Suudi Kral'a yas ilan edip Mehmetçiğe yas ilan etmeyenlerin siyasi konvoyunun peşine takılacak bir CHP yok, olmayacak."

"Hain arıyorsan işte Erdoğan'ın tweeti"

MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin 'CHP'nin bildirisinde PKK yazmıyor, çünkü CHP 'PKK' diyemez.' şeklindeki sözerine yanıt veren CHP Lideri Özel, "Şimdi, tüm vatandaşlarımızın dikkatine: Bu askerlerimiz şehit olduğunda, CHP'nin genel başkanının tweeti, 'Pençe Kilit Operasyon bölgesinde, PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan altı askerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.' Aynı olay olduğunda, Sayın Bahçeli; bugün dedin ya, 'PKK'nın adını anmaz onlar, hain onlar.' PKK'nın adını anmayan bir hain arıyorsan, işte Recep Tayyip Erdoğan'ın tweeti. Öyle bedava siyaset yok artık. Hain arıyorsan burada." diyerek kendisinin ve Erdoğan'ın paylaşımlarının basılı olduğu kartonları gösterdi.

 

 

"Bunları sormak ve takip etmek mecburiyetindeyiz"
 
Pençe Kilit Operasyonunun 20 aydır sürdüğünü ve sadece şehit geldikçe hatırlandığını ifade eden Özel, "Oradaki askerler; bir de aç kaldıklarında, milletvekillerine whatsapp'tan attıkları videolarla… Bu operasyonun amacı ne, hedefi ne, hedefine ulaştı mı? Ulaştıysa niye oradayız, ulaşmadıysa neden ulaşmadı? Bunun tane tane anlatılması lazım. Saldırıya uğrayan üs bölgelerinde terörist taarruzları; mevsimsel şartlara karşı yeterli korumaya sahip olunmadığı için mi başarılı oluyor? Uygun şekilde tahkimat yok mu? Bu şartlarda koruyamıyorsak, Mehmetçiğin güvenliği için başka tedbirler alınması gerekmiyor mu? Bölgede meteorolojik şartlar çok çetin, insansız hava araçlarının meteorolojik nedenlerle uçamadığı durumlarda; gözetleme zafiyetini giderecek ilave tedbirler alınıyor mu? Alınmıyorsa niye alınmıyor, eldeki kabiliyetler nelerdir? Üs bölgelerinin termal kameralı ve benzeri elektro-optik sistemleri, nicelik ve nitelik olarak yeterli mi değil mi? Yetersizse, ne için hızla giderilmemektedir? Özellikle altın saat olarak tabir edilen süre içinde; sağlık desteği ve tıbbi müdahale için imkan ve kabiliyetler yeterli mi? Harp cerrahisi ve askeri hastane mantığı ile mücadele etmek gerekirken, 15 Temmuz sonrasında kapatılan askeri hastaneler ve ortaya çıkan zafiyet bu ölümlerde ne kadar pay sahibi? Son dönemde yoğunluğu artan terörist saldırılarda üçüncü ülke veya grupların, istihbarat ve benzeri destekleri var mı?" diye sordu.

Özel, "Bunları sorgulamak, bunlara cevap istemek; suç değil, hata değil, bir muhalefet partisi olarak hakkımızdır, ödevimizdir, terk edemeyeceğimiz sorumluluklardır. Bu soruyu kimse kendi menfaati için değil, bir daha oradan tek bir Mehmetçik, hayatını kaybederek gelmesin; bir daha 81 vilayetin herhangi birisine ateş düşmesin diye bunları sormak ve takip etmek mecburiyetindeyiz." dedi.

Şehit cenazesindeki protesto

Memleketi Manisa'da katıldığı şehit cenazesindeki protestoya dair de konuşan Özgür Özel, cenaze öncesi provokasyon olacağı yönündeki istihbarart nedeniyle cenazeye katılmaması uyarısının yapıdlığını belirterek, "Eğer ben bir provokasyon olacak diye üçü, beşi, onu, 100 kişiyi; benim memleketimde beni sözde itibarsızlaştıracaklar diye korkup da bir şehit cenazesine gitmemeye kalkarsam, oturduğum koltuğun hakkını vermemiş olurum, o koltuk buna müsait değil." dedi.

Provokasyonu yapan isimlerin tek tek ortaya çıktığını ifade eden Özel, "Nasıl ki Gaziantep'te çelengimize saldıran AK Parti'nin aday adayı çıktıysa; Manisa'da Kırkağaç'taki aday adayı bir kadının nasıl provokasyonu gün boyunca organize ettiği, nasıl orada saldırıları başlattığı ve teker teker isim isim her birisi ortaya çıkıyor. Benim üzüntüm; bir şehit cenazesini Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve hepimize yakışır bir şekilde uğurlayamamış olmaktır." diye konuştu.

Yaşanan olaylar sırasındaki tutumları için Manisa Valisi, Manisa Emniyet Müdürü ve polislere teşekkür eden Özel, ayırca 'protestolarla ailemizin ilgisi yok, Özgür Bey bizim ailemizin çocuğu, Manisa'nın evladı, onunla gurur duyuyoruz, yapılanları lanetliyoruz' diyen Budak ailesine bu acılarına rağmen, bu hakkaniyetsizliğe ses çıkaran koca yürekli insanlara yürekten teşekkür ediyorum." şeklinde konuştu.

"Meral Hanım'ın da çelengini parçalıyorlar"

Elazığ'daki şehit cenazesinden Meral Akşener'in yolladığı çelengin de parçalandığına dikkat çeken Özgür Özel, "Büyük ayıptır, büyük yanlıştır; ama muhatap olduğumuz kötülüğü tanımak için çok önemli bir göstergedir. Meral Hanım, partisi ortak bildiri yapalım dedi, imzayı attı, ancak Meral Hanım'ın çelengini de parçalıyorlar. Biz son yıllarda saydım, 28 imza atmışız. Biz imza atmışız, onlar Genel Başkanımızın önüne kurşun koymuşlar. Biz imza atmışız, onlar Genel Başkanımıza Grup çıkışında yumruk attırmışlar. Biz imza atmışız, onlar gitmişler Çubuk'ta Genel Başkanımıza linç etmeye çalışmışlar. Linçten sonra da Çubuk'a gitti diye, 'Nereye gideceğine dikkat etsin' demişler, Anıtkabir'de bile Genel Başkanımızın elini havada bırakmışlar. Halen daha bu kötücül akılla, 'Önce imza atsaydık, sonra eleştirseydik' diyen varsa, aklını peynir ekmekle yemesin." ifadelerini kullandı.

"Bunlar kötü insanlar"

Özel sözlerini şöyle sürdürdü:

"ütün akıl veren, kötü niyetli ya da iyi niyetli; akıl veren yazan çizen herkese söylüyorum, karşımızda olanların durumu şudur: Recep Tayyip Erdoğan kötü bir siyasetçi değil, iyi bir siyasetçi. Devlet Bahçeli de öyle, çok iyi siyasetçi. Ama bunlar kötü insanlar, kötü insanlar."

"Yere batsın yerliliğin, yere batsın milliliğin"

"Kimseden aferin bekleyerek siyaset yapmayız. Ama bugüne kadar imza atınca, 'Aferin attı' diyen yok." diyen Özgür Özel, "İmza atınca 'CHP birlik ve beraberliğin teminatı' diyen yok. Seçim sath-ı mailine gidince montaj videolarla bizi Kandil ile birlikte göster, İstanbul seçimlerinden önce, 'Bunlar kazanırsa, İSPARK'ı PKK'ya verecekler' de; sıkışınca son gece Abdullah Öcalan'dan mektup okut; ondan sonra yerli ve milli siyaset: Yere batsın yerliliğin, yere batsın milliliğin." dedi.

Bahçeli'ye: Ağzını aç da konuş bakalım

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bütçe görüşmeleri sırasında DEM Parti'yi ve CHP'yi takip etmeyeceğim' diyerek genel kurulu terk ettiğini hatırlatan Özgür Özel, Bahçeli'ye şöyle seslendi:

"Sayın Devlet Bahçeli, HDP'yi dinlemedi, CHP'yi dinlemedi. Ama Sayın Devlet Bahçeli, oturdu HÜDA PAR'ı dinledi, ittifak ortağı HÜDA PAR'ı. HÜDA PAR'ın genel başkanı, konuşması sırasında, önce bir kere, mikrofon kapandı diye açılınca ikinci kez elinde hilafet yeşili parti programı ile sanki inadına dönüp, MHP sıralarına bakarak, şunları okudu: 'Olumlu ve olumsuz tüm yönleri ile eyalet sistemi, özerklik ve federasyon gibi yönetim modelleri serbestçe tartışılabilmelidir. Özerklik, eyalet sistemi, federasyon… Bunların olumlu, olumsuz yanları varmış, eğer olumsuz yönlerini say deseniz bana düşse neler söyleyeceğimi benden iyi bilirsiniz… Ama niye bana düşsün? Bunlar ittifak ortağı değil mi? HÜDA PAR ile ittifak yapmadılar mı? Olumlu yönlerini biri saysın, olumsuz yönlerini biri saysın. Haydi, Recep Tayyip Erdoğan federasyonun, özerkliğin, eyaletlere bölünmenin olumsuz yönlerini saysın: Rabia yapsın, 'tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek vatan' diye saysın. Bunları sayınca der ki federasyon olursa, eyalet olursa; 'tek vatan, tek bayrak, tek devlet' olmaz, bunlar olumsuz yönleri. Olumlu yönlerini kim sayacak? Ağzına geleni söyleyen Devlet Bahçeli, ağzını aç da konuş bakalım, bu sistemin olumlu yönlerini de sen anlat ittifak ortağın yerine."

"Kimler kimlerle beraber"

Özel, Bahçeli'ye yönelik sözlerini şöyle sürdürdü::

"Sayın Bahçeli Rahmi Aşkın Türeli'nin ve Gökhan Günaydın'ın konuşmalarını dinlemediler. Bu iki konuşmacı, partimizin üyesi, partinin yazılı tüm dokümanları ile bağlılar, başta da parti programı. Konuşmayı dinlemediği CHP'nin parti programında, 'CHP, Atatürk milliyetçiliğini benimsemektedir, CHP Türkiye'nin bölünmesine, parçalanmasına yönelik tüm düşünceleri kesinlikle reddeder' yazıyor. HÜDA PAR'ın parti programında ise 'Olumlu ve olumsuz tüm yönleriyle eyalet sistemi, özerklik, federasyon gibi yönetim sistemleri tartışılmalı, Anayasanın ilk dört maddesi tartışılmalıdır' diyor. Alın size CHP, alın size HÜDA PAR. Sayın Bahçeli, ittifak ortağının sözleri ile söyleyeyim: 'Kimler kimlerle beraber.'"

"Artık yeter!"

86 milyon için, CHP olarak; yeni bir yol açtıklarını ve bu yolda cesaret ve kararlılıkla yürüyeceklerini belirten CHP Lideri, sözlerini şu şekilde tamamladı:

 "Ben neye imza atıp, neye imza atmadığımı söylediğimde; çıkmış birisi 'bana masal anlatma' diyor. Bir masal anlatayım: Bir varmış, bir yokmuş… Ülkenin birinde zalim ve zengin bir kral yaşarmış. Kendisi zenginmiş, halkı çok fakirmiş. Kendi çocukları nasıl olduğu bilinmeden, işler kurar, zengin olur, gemiler alır, filolar kurar, ticaret yapar; bir eli yağda, bir eli balda yaşarmış. Ama halkın çocukları hem fakirmiş hem de işsizmiş. Bu çocuklar fakir ve işsiz olunca, bu işsiz, fakir, gariban çocuklar; kralın ordusu için, gider o orduda asker olurlarmış. O fakir çocuklar, ülkeleri için savaşırken; kral sarayında oturur, ama bir gün o çocuklar ölüp de şehit düşünce, kral hemen o çocukların fakir evlerine kocaman bir bayrak astırırmış. Kral, cenazeye koştururmuş. Bir eliyle tabutu tutar, bir eline mikrofon alır; konuşmalar yapar, nutuklar atarmış. Şehidin annesi bayılınca, annesine bir iğne; başlarını sokacakları bir ev, varsa kardeşi ona bir iş verilir, sonra kral sarayına döner, fakir çocuklar tekrar orduya gidermiş. Zenginlerin çocukları, kralın çocukları para kazanmaya devam eder; fakirlerin çocukları da ölmeye devam edermiş. Bu hikaye, bu ülkede sürekli devam edermiş. Zenginler, kralın çocukları bedelli askerlik yapar; gariban çocukları bedel öder, şehit düşermiş. Günün birinde birileri çıkmış, o ülkenin evlatları çıkmış ve 'kral çıplak' dememişler ama 'halk fakir, kral zengin, artık yeter' demişler. Artık yeter. Bu ülke herkes için zenginleşene kadar, hep birlikte çalışacağız, fakir fukaranın şehit olduğu, bunların zengin olduğu düzene dur diyeceğiz. Artık yeter, artık yeter, artık yeter."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve milhapress.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
aohbet islami chat omegla türk sohbet cinsel sohbet dini chat